Zorlu Enerji ev sahipliğinde TWRE (Turkish Women in Renewable Energy) tarafından ikinci kez düzenlediği Dünya Kadınlar Günü Özel Programı’nda enerji sektörünün paydaşları ve TWRE üyeleri bir araya geldi. Üye sayısı 1000’i aşan enerji sektörünün ilk ve tek cinsiyet eşitliği hareketi olan TWRE, kutlama etkinliğini Zorlu Holding binasında, aralarında Mert Fırat, Itır Erhart ve Hande Tibuk’un da bulunduğu 100’e yakın katılımcı ile gerçekleştirdi.
Etkinlikte söz alan TWRE Kurucu Başkanı Sedef BUDAK, TWRE’nin projelerini aktarırken Toplumsal cinsiyet eşitliği programıyla sektöründe fark yaratan Zorlu Enerji’nin kıdemli yöneticisi Seher Kahraman 8 Mart Dünya Kadınlar Günü ile ilgili duygu ve düşüncelerini paylaştı. Birleşmiş Milletler Kadın Birimi Proje Koordinatörlerinden Duygu Arığ ise Birleşmiş Milletler’in bugün ve gelecek programları hakkında katılımcılara bilgiler verdi.
Kadın istihdamı konusunda örnek şirketler ve destekleyicilere plaket takdim edilen etkinlikte Temel İhtiyaç Derneği (TİDER) Yönetim Kurulu Başkanı Hande Tibuk, Adım Adım Derneği kurucusu Itır Erhart ve İhtiyaç Haritası ağı kurucusu, oyuncu ve aktivist Mert Fırat konuşmacı olarak yer aldı. Sürdürülebilir yaşam döngüsü için insanlığın temel ihtiyaçlarının karşılanması, toplumun temel taşı ailede başlayan temiz çevre ve toplum bilincinin yaygınlaştırılması için kurulmuş olan bu derneklerin yöneticileri kendi hikayelerini dinleyicilerle paylaştılar.
Etkinlik kapsamında gerçekleştirilen panelde Hande Tibuk, Itır Erhart ve Mert Fırat toplumsal sorumluluk bilinci ile yaptıkları çalışmaları aktardılar. Katılımcılar danışman ve eğitmen Meltem Ataç’ın gerçekleştirdiği ’Mühendisler için Liderlik Eğitimi’ ile iş hayatında etkin yönetimin nasıl olacağına dair atölye çalışması yaptılar.
Hande Tibuk: Eşitlik için harekete geçmek en önemlisi
“Temel ihtiyaç derneği başkanı olarak, pek çok modelle kadınlar için sürdürülebilir kalkınma amaçları doğrultusunda hareket ediyoruz. Bir iş insanı olarak, kadın erkek eşitliğinin, kadın istihdamının artması yönünde de mücadelemizi sürdürüyoruz. Dünya liderleri bile son G20 zirvesinde kadınların ekonomiye katılımının artmasının genel olarak büyümeye etkisini kabul ettiler. Maalesef eşit olabilmek için çok fazla çaba sarf ediyor. Bebek adımları atıyoruz. Fakat bir de şöyle düşünelim; kadınların mülk edinme hakkının bile olmadığı günlerden bugünlere geldik. Çok yolumuz var ve kesinlikle daha iyi noktalara geleceğiz. Bunun için de en önemli şey “harekete geçmek”… Yalnızca konuşmak ya da bir STK içerisinde yer almak yeterli değil. Harekete geçmek, sayımızı arttırmak oldukça önemli”.
Itır Erhat: Cinsiyet rollerinden kurtulmak hepimizi özgürleştirecek
“Cinsiyet eşitliğinin olmadığını bazen fark etmekte bile zorlanıyoruz. En tepeye çıktığımızda uçurumu görmek de kolaylaşıyor. Kadınlar olarak bile bazen, bu uçurumun farkında olamıyoruz. Hegemonik erkeklik etkisi bunu görmemizi engelliyor. Toplumsal cinsiyet, insan hakları, spor ve medya üzerine dersler veriyorken bunu görmek kolaylaşıyor. Aynı zamanda bir sivil toplumcu ve sosyal girişimci olarak, eşitlik için yaratılacak ortaklıkları çok önemsiyorum. Çünkü biz hep kadınlara odaklandık. Fakat artık herkesi cinsiyet rollerinden özgürleştirmeye odaklanmamız gerekiyor. Gönüllülük çalışmalarını ve doğru sosyal girişimcilik çalışmaları vasıtası ile toplumsal cinsiyet rollerinden kurtulmak kadın ya da erkek hepimizi özgürleştirecek”.
Mert Fırat: Kadınlar hayatın içinde var olmadığında bir kişi eksiğiz
“Yaptığımız bütün işlerde cinsiyet eşitliğine önem veriyoruz. Sahada yaptığım çalışmaların sonucunda UNDP beni iyi niyet elçisi olarak seçti. Kimseyi geride bırakmamayı hedefleyen faaliyetlerin Türkiye’de yaygınlaşması için aracı konumuna geldim. Cinsiyet eşitliği, ücret eşitsizliği, eril dil üzerine erkeklerin de düşünmesi gerekiyor. Kadınlara, “Bir kadın olarak sektörde var olmak nasıl bir şey” gibi bir sorunun, hiç sorulmadığı bir dünyayı düşlemek daha önemli. Hayatı yarı yarıya paylaşıyoruz. Bu noktadan bakmak; kadınlar hayatın içinde var olmadığında biz bir kişi eksik olduğumuzu unutmamak gerekiyor. Bu nedenle, şirketler içindeki eğitimler, yapılan sivil toplum çalışmaları, yüzde 50 hedefi harcansan her efor, ve sunulan her katkı çok önemli. Bu duygularla tüm kadınların cesaretini kutluyorum”.