Almanya, rüzgar enerjisinde eşit şartların ve veri güvenliğinin sağlanması için harekete geçti

Editör
Almanya, rüzgar enerjisinde eşit şartların ve veri güvenliğinin sağlanması için harekete geçti

Almanya Ekonomi ve Enerji Bakanlığı, Avrupa ve Almanya rüzgar enerjisi tedarik zincirindeki mevcut zorlukları ele almak üzere 5 maddelik bir Eylem Planı paylaştı. Avrupalı rüzgar enerjisi tedarikçileri ile uluslararası rakipleri arasındaki haksız rekabetin düzeltilmesi ihtiyacına odaklanan Eylem Planı, ayrıca Avrupalı olmayan rüzgâr türbinlerinden kaynaklanan siber güvenlik risklerini de ele alma taahhüdünde bulunuyor.

AB, günümüzde 220 GW olan rüzgar enerjisi kapasitesini 2030’a kadar 425 GW’a, 2050’ye kadar ise, 1.300 GW’a çıkarmak istiyor. Avrupa’da inşa edilen rüzgar türbinlerinin neredeyse tamamı Avrupalı üreticiler tarafından üretiliyor ve Avrupa’da monte ediliyor.

AB’nin istediği rüzgar enerjisi büyümesinin Avrupa’da değil, Çin’de gerçekleşmesi gibi çok gerçek bir risk bulunuyor. Çinli rüzgar santrali üreticileri şu anda Avrupa’daki ilk siparişlerini almaya başlıyor. Alman Ekonomi ve Enerji Bakanlığı buna karşı oluşturulan 5 maddelik bir Eylem Planı paylaşıyor.

Almanya haksız rekabeti kabul etti

Şu anda Avrupalı rüzgar ve güneş enerjisi üreticileri ile uluslararası rakipleri arasında eşit bir oyun alanı bulunmadığı sonucuna varan BMWK, eylem planıyla adil rekabetin yeniden tesis edilmesi, Avrupa’nın ve Almanya’nın rüzgar enerjisi endüstrisinin acilen korunması gerektiğini vurguluyor. Bu açıklama, Avrupa Komisyonu’nun 2024’ün Nisan ayında Çinli rüzgâr türbini tedarikçileri hakkında AB Yabancı Sübvansiyonlar Yönetmeliği (FSR) kapsamında soruşturma başlatma kararının ardından geliyor. BMWK açıklaması devam etmekte olan bu soruşturmanın önemini vurgularken; ayrıca, AB’den gerektiğinde anti-sübvansiyon ve anti-damping tedbirleri gibi ticari savunma tedbirlerini tam olarak kullanmasını istiyor.

Avrupa dışı türbinlerden kaynaklanan siber güvenlik riskleri

Eylem Planı, Almanya’nın karadaki ve denizdeki rüzgar türbinlerinin kritik enerji altyapısı olduğu ve bu doğrultuda korunması gerektiği yönündeki görüşünü tekrarlıyor. WindEnergy Hamburg 2024 etkinliğinde konuşan Alman Devlet Bakanı Philipp Nimmermann, “Yabancı bir ülkenin ya da Almanya dışındaki herhangi birinin bir Alman rüzgâr türbininin yönlendirilebilirliğini etkilemesinin hiçbir yolu olmamalıdır” diyor.

BMWK şimdi en yüksek güvenlik standartlarını sağlamak için rüzgar türbinlerine sağlam siber ve veri güvenliği yasaları uygulamayı taahhüt ediyor. Buna, siber güvenlik gerekliliklerine tabi olan şirketlerin listesinin, modern rüzgar türbinlerinin işleyişine erişebilen ve kontrol edebilen tüm şirketlere genişletilmesi de dahil ediliyor. BMWK, etkili güvenlik gerekliliklerinin şekillendirilmesinde rüzgar endüstrisi ile iş birliği yapmak istiyor. Ayrıca rüzgar türbinlerinde belirli BT bileşenlerinin kullanımını denetleme ve kontrol etme taahhüdünde bulunuyor.

Konuyla ilgili değerlendirme yapan WindEurope CEO’su Giles Dickson, “Avrupa’nın rüzgar enerjisi tedarik zinciri ile Avrupa dışından gelen üreticiler arasında eşit bir oyun alanı sağlamak üzere harekete geçtiği için hükümeti tebrik ederim. Avrupa’da haksız yere sübvanse edilen fiyatlara ya da finansman koşullarına yer yok. Çok önemli bir konu olan veri güvenliği konusunda harekete geçtiği için Almanya’ya da tebrikler. Modern bir rüzgar türbininde yüzlerce sensör vardır. Bunları bileşenlere yerleştiren kişi paha biçilmez bilgilere ve bu bileşenlerin ve türbinin işleyişini kontrol etme gücüne sahiptir” açıklamasında bulunuyor.

Para, mıknatıslar, üretim

Eylem Planı, sabit mıknatıslar için Avrupa’nın bu segmentteki bağımlılığını kademeli olarak azaltmayı amaçlayan yeni bir endüstri yol haritasını da içeriyor. Bugün Avrupa’daki rüzgar türbinlerinde kullanılan sabit mıknatısların neredeyse tamamı ithal ediliyor.

BMWK ayrıca Avrupa’nın rüzgar enerjisi üretim kapasitesinin artırılmasını desteklemeyi amaçlıyor. Yeni ve genişletilmiş rüzgar türbini fabrikalarına para aktarmak için önerilen önlemler arasında Alman devlet yatırım bankası KfW tarafından sağlanan finansal garantiler için yeni bir destek programı yer alıyor. Eylem Planı, Almanya’nın rüzgar enerjisi tedarik zinciri boyunca 2030 yılına kadar 16 milyar euroluk garantiye ihtiyaç duyulacağını tahmin ediyor.

BMWK ayrıca Avrupa Yatırım Bankası (EIB), Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) ve Alman KfW Bankası dahil olmak üzere kamu bankaları ve kurumları tarafından sağlanan finansmandan yararlanan rüzgar enerjisi projelerinin daha yakından incelenmesi çağrısında bulunuyor. Almanya, kamu parasının Çin rüzgar türbini teknolojisini kullanan ve (a) ulusal veya Avrupa çıkarlarına zarar verme, (b) adil rekabeti bozma, (c) ÇSY kurallarına uymama riski taşıyan projelere akmasını önlemek istiyor.

Bu Makaleyi Paylaş
By Editör
Türkiye'nin alanında en özel yayınlara sahip medya grubu MONETA'nın sektörel dergi ve portallarının yönetimine katkıda bulunmaktayım. MONETA bünyesinde yeni nesil yayıncılık anlayışıyla içerik yönetimini geliştirmeye devam ediyoruz.
Yorum Yap