Danimarka merkezli yazılım uzmanı Kanda, denizcilik ve rüzgar enerjisi başta olmak üzere çeşitli endüstriler için dijital simülasyonlar oluşturarak; eski öğrenme yöntemlerini dijital eğitim çözümleriyle değiştiriyor. Rüzgar türbinlerinin dijital simülasyonlarını üreten ve uygulamaya alan Kanda, rüzgar sektörü için VR eğitiminin maliyetini azaltarak ölçeklendirilebilir ve oldukça sürdürülebilir bir çözüm sunuyor.
Rüzgar enerjisi sektörü 15-17 Mart tarihleri arasında Japonya’nın en büyük rüzgar ener jisi etkinliği olan Wind Expo ile Tokyo’da buluştu. Rüzgar Enerjisi Dergisi olarak medya partneri olduğumuz Wind Expo Japonya’da röportaj gerçekleştirdiğimiz Kanda İş Geliştirme Yöneticisi Lene Thirup, firmanın rüzgar enerjisindeki faaliyetleri ve çözümlerini dergimizle paylaştı.
Kendinizden ve Kanda’dan bahsedebilir misiniz?
Ben Lene Thirup, Kanda İş Geliştirme Yöneticisi olarak çalışıyorum. Kanda, Danimarka Aarhus merkezli bir yazılım geliştirme firmasıdır. VR eğitiminin maliyetini rüzgar sektörü için azaltarak ölçeklendirilebilir ve oldukça sürdürülebilir bir çözüm haline getirmeye çalışıyoruz ve bu alanda uzmanız.
Özellikle deniz üstü teknolojilerdeki çözümleriniz ve hizmetleriniz nelerdir?
Şimdiye kadar rüzgar türbinleri dijital simülasyonlarını ürettik ve uygulamaya aldık. En büyük müşterilerimizden biri Siemens Gamesa. 5-6 yıldır onlarla çok yakın iş birliğimiz var. Bu yüzden türbinlerinin VR dijital simülasyonlarını eksiksiz bir şekilde ortaya çıkardık ve bu, kadar başarılı oldu ki fiziksel eğitim tesislerini tamamen atlamaya karar verdik. Bu şekilde servis teknisyenlerinin artık eğitim için seyahat etmesine gerek kalmıyor. Nerede olurlarsa olsunlar, VR başlıklarını takip istedikleri kadar eğitim alabiliyorlar. Son zamanlarda derslerin detaylarıyla da ilgilendik, şimdi tüm içerikler bir standarda kavuştu.
Birkaç gün önce, DNV tarafından onaylanan ilk lift kullanım kursunu gerçekleştirdik. Bu dünyada bir ilk, bir nevi dünya rekoru. Artık Lift kullanım kursunu, kulaklığınızı takıp eğitmen eşliğinde kursu tamamlayarak sertifika alabileceğiniz bir dijital kurs olarak verebiliyoruz. Bu da, maliyette yaklaşık %80’lik bir azalma anlamına geliyor. Demek istediğim, bununla birlikte ortaya çıkacak vakaları da azaltmış olursunuz. Eğitimi de istediğiniz kadar tekrarlayabilirsiniz Böylece sektörün işe alım ihtiyaçlarına yönelik olarak yetiştirilebilecek profesyonellerin sayısı kısa sürede artırılabilmektedir.
Türkiye’deki meydana gelmiş olan kazalara baktığımızda, güvenlik ve emniyete odaklanıldığında tekrar tekrar eğitim alabileceğiniz bu eğitim yöntemi ile bilginizi tazeleyebileceğinizi düşünüyorum. İnsanların, tam olarak hangi prosedürlerin olduğunu, kazaların ne zaman meydana geldiğini ve bu kazalara nasıl yaklaşılacağını bilmelerinde eğitmenin yardımcı olacağı fikrindeyim. Örneğin, bizim de odaklandığımız denizcilik sektöründe, çok karmaşık bir prosedür olan LNG ikmali eğitim programları düzenliyoruz. İkmal işlemi doğru bir şekilde yerine getirilmezse, vaka tüm geminin infilak etmesine kadar gidebilir. Gerçek hayatta bunun simülasyonunu yapamazsınız çünkü patlama yapıp gemileri ha- vaya uçuramazsınız. Ancak bunu sanal gerçeklikte simüle edebilirsiniz. Yani eğitimden geçtiğinizde ve yanlış bir şey yaptığınızda, o zaman kazanın gerçekten meydana gelişini deneyimleyebilirsiniz. Bu nedenle, birçok karmaşık endüstride uygulanabilen çok iyi, çok ölçeklenebilir, etkili bir öğrenme yöntemidir.
Yani gerçek zamanlı bir duygusal öğrenme ile patlamaları tüm yönleriyle deneyimleyebiliyorlar.
Dünyadan bahsedersek, rüzgar sektörü için öngörüleriniz nelerdir?
DNV’nin ilk sertifikalı ürünü ile devam ediyoruz. Böylece ilk kez bir abonelik modeliyle sertifikalı bir kurs sunabiliyoruz. Dolayısıyla tüm OEM’ler, tüm geliştiriciler, eğitim çözümlerini nasıl ölçeklendirebileceklerini araştırıyor. 1 stajyer, 1 çalışan için 1 yılda 179 euro lisans ücreti ödüyorlar. Bence bu, tüm eğitim endüstrisini alt üst edecek olan maliyet düşüşü anlamına geliyor. Demek istediğim, eğitimcileri ekarte etmeyeceğiz. Japonya, Kore ve Türkiye’deki eğitim sağlayıcılarla yerel anlamda iş birliklerine ihtiyacımız var. Biz sadece içeriği, kursları veriyoruz. Bu nedenle, eğitim sağlayıcıların çok daha hızlı bir şekilde daha büyük ölçekleri oluşturabilecekleri ve nerede olurlarsa olsunlar daha fazla insanı eğitebilecekleri tamamlayıcı bir kurs sunuyoruz.
Ayrıca bir mesajınız var mı?
Şu ana kadar sahadan aldığımız geri bildirimlere ve Japonya’nın offshore endüstrisi için sahip olduğu muazzam motivasyona dayanarak, bir ürünü bu kadar iyi karşıladıkları için çok mutluyum. Buradaki eğitimcilerle gelecekte kurulabilecek iş birliklerine dair göstergeler ile buradaki yerel işletmelere girmeyi ve onları güçlendirmeyi dört gözle bekliyoruz. Bu nedenle, Japonya’da daha fazla yer almayı ve harika iş birliklerine girmeyi gerçekten dört gözle bekliyoruz.