Türkiye’nin DRES potansiyeli, 5 gigavatlık politik hedef ve mevzuat bekliyor

Editör
Türkiye’nin DRES potansiyeli, 5 gigavatlık politik hedef ve mevzuat bekliyor

Türkiye Deniz Üstü Enerji Yatırımları Yol Haritası Semineri, sektör paydaşlarını bir araya getirdi. Deniz üstü rüzgarın geleceği, yol haritası ve güncel durumunun ele alındığı seminerde, sektörünün talep ve önerileri dile getirildi. Avrupa’ya benzer bir mevzuat ve Deniz üstü Rüzgar Enerjisi Kullanımı Kanunu bekleyen sektör, bölgesel liderlik fırsatını kaçırmamak için 5 gigavatlık politik hedef açıklanmasını istiyor.

Önemli katılımcı ve konuşmacıların yer aldığı Türkiye Deniz Üstü Enerji Yatırımları Yol Haritası Semineri, sektörü bir araya getirdi. Türkiye Rüzgar Enerjisi Birliği (TÜREB) Başkan Yardımcısı Erinç Kısa moderatörlüğünde gerçekleştirilen seminerde konuşmacı olarak; Denizüstü Rüzgar Enerjisi Derneği (DÜRED) Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Murat Durak, GE Renewable Energy Kıdemli Satış Müdürü Arda Günler, Rönesans Enerji Genel Müdürü Gökhan Gökdoğan ve DÜRED Yönetim Kurulu Üyesi Dolunay Güçlüer Küpeli yer aldı.

Seminerin açılış konuşmasını yapan ve DRES sektörünün beklentilerini dile getiren DÜRED Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Murat Durak, “DRES konusunda lider ülke olmak istiyorsak 2030 yılına kadar politik bir hedef açıklanması gerekiyor” dedi. DRES’in sadece enerji üretim tesisi olarak değil, aynı zamanda sanayisi ile birlikte düşünülmesi ve yürütülmesi gerektiğini; Türkiye’nin sadece kendi potansiyelini değil, civar ülkelerin potansiyelini de dikkate alması gerektiğini söyleyen Durak, “Ülkemizde Avrupa’ya benzer bir mevzuat ve ayrı Deniz üstü Rüzgar Enerjisi Kullanımı Kanunu çıkarılabilir. Dünya Bankası, Enerji Bakanlığımız ve Danimarka Enerji Ajansı bunun üzerinde çalışıyor. Önümüzdeki aylarda bir yol haritası çıkacak. 2 hafta önce düzenlediğimiz etkinlikte de bundan biraz bahsedilmişti” diye konuştu.

Sektörün sonuç ve önerilerini sıralayan Durak, “Yüzer temelli bir pilot projeye başlanılmalıdır, DRES sektöründe kadın istihdamı planlanmalıdır, üniversitelerde konu ile ilgili dersler açılmalı ve eğitim yol haritası belirlenmelidir, DRES’lerin deniz ekosistem ve çevre uyumuna dikkat edilmelidir” ifadelerini kullandı.

Rusya-Ukrayna savaşı DRES motivasyonunu artırdı: Ülkeler hedeflerini revize ediyor

Ülkelerin 2030 kapasite projeksiyonu hakkında önemli açıklamalarda bulunan Dr. Murat Durak, “2030 kapasite projeksiyonuna bakıldığında AB ülkeleri, ABD ve Çin en net hedeflerini deniz üstü RES’lerde açıkladı. 2030 yılına kadar deniz üstü RES’te 275 bin megavat gibi bir kurulu güç açıklandı. Bütün ülkeler hedeflerini belirledi. Geçtiğimiz günlerde bir araya geldiğimiz Alman Ticaret Odası yetkileri, deniz üstü rüzgarda 30 gigavat hedef koyan Almanya’nın, bu hedefini 90 hatta 100 gigavata kadar artıracaklarını söyledi” şeklinde konuştu. Rusya-Ukrayna savaşının DRES motivasyonunu artırdığını ve ülkelerin hedeflerini revize ettiğini dile getiren Durak, şu ifadeleri kullandı: “Büyük ihtimalle diğer ülkelerde bu hedeflerini revize edecekler ve deniz üstü RES’te 2030 yılına kadar beklenen 275 bin megavat kurulu güç beklentisi çokça aşılacak; çünkü bu hedefler Rusya-Ukrayna savaşından önce açıklanmıştı. Rusya’nın enerjideki son adımları, bu yöndeki motivasyonu daha da artırdı. Bu hedeflerin içerisinde Yunanistan’ın da 2 gigavat hedefi var ancak ülkemizin hala açıklanan bir hedefi yok. Bakanlığımızla gerçekleştirdiğimiz görüşmelerin hepsinde politik bir hedef açıklanması gerektiğini dile getiriyoruz. Yunanistan 2 gigavat açıkladı; nüfus olarak, rüzgar enerjisinde kurulu güç olarak çok daha büyük bir ülke olduğumuz için ilk etapta 5 gigavat gibi bir hedef açıklamamız gerekiyor. Ondan sonra işin projeleri, ihaleleri ele alınabilir ancak hedefi artık açıklamamız gerekiyor.”

“Türkiye’nin DRES’lere stratejik olarak da bakması gerekiyor”

Açıklamalarında Ege Denizi’ndeki kıta sahanlığına da değinen DÜRED Başkanı Dr. Murat Durak, “Dünya Bankası’nın hazırladığı haritada Ege Denizi’nde bize sadece kulaç atacak kadar yer bırakılmış. Bunun için gerekli itirazları da yaptık. Kıyaya 200 km uzaklıkta deniz üstü RES’ler yapılmaya başlandı. Türkiye’nin bu konuya stratejik olarak da bakması gerekiyor” dedi. Türkiye’nin deniz üstü rüzgar enerjisinde çevre ülkelere çok rahat mal, mühendislik, teknoloji ve know-how satabileceğini söyleyen Durak, “Bölgemiz ve sektör, Türkiye’nin bu alandaki liderliğine oldukça elverişli. Deniz üstü RES’ten bahsederken sadece ülkemiz değil; etrafımızdaki potansiyel kapasite de düşünülmeli. Bu projeleri biz yapmazsak, birileri gelip yapacak” diye konuştu.

Marentech Expo’nun önemi büyük

Şu an bir projeye başlansa, santralin en erken 2030’da faaliyete geçeceğini vurgulayan Durak, “Karadeniz’de rüzgarın düşük olduğu söyleniyor fakat türbin teknolojilerinin geliştiği unutulmamalı. Sektöre geç girişimizi son teknolojileri kullanarak değerlendirebiliriz. Bahanelere sığınarak bu işi daha fazla ertelememek gerekiyor” dedi. Dernek kurulduktan çok kısa bir süre sonra Karadeniz’de deniz üstü rüzgar enerjisi odağında federasyon kurulması için çalışmalar yürüttüklerini hatırlatan Dr. Murat Durak, açıklamalarına şöyle devam etti: “Federasyon kurulumunda Ukrayna-Rusya savaşı süreci yavaşlatsa da 5 ülkeden katılım için teyit alındı ve 26-27 Ekim Marentech Expo Fuarı’nda imza töreni yapacağız. Ülkemizin liderliği için çabalıyoruz: Bu alanda Türk gemilerini ve mühendisliğini nasıl kullanabiliriz ve diğer ülkelere nasıl kullandırabiliriz diye çalışıyoruz. Eğer bunları biz yapmazsak, örneğin 60 küsur km sahil bandı olan Belçika gelir, buralara hizmet verir. O yüzden sadece Türkiye olarak değil, civar ülkelerin potansiyelini de düşünmemiz gerekli. En önemlisi ülkemizin deniz üstü RES’te üretim sanayi ve eğitim üssü haline getirilmesi; çünkü Türkiye’nin 8.600 km deniz sınırı var. Deniz üstü rüzgar enerjisi eğitim ve Ar-Ge merkeziyle yapmak istediğimiz de know-how’u bölgeye ihraç etmek.”

Türkiye Deniz Üstü Enerji Yatırımları Yol Haritası
Bu Makaleyi Paylaş
By Editör
Türkiye'nin alanında en özel yayınlara sahip medya grubu MONETA'nın sektörel dergi ve portallarının yönetimine katkıda bulunmaktayım. MONETA bünyesinde yeni nesil yayıncılık anlayışıyla içerik yönetimini geliştirmeye devam ediyoruz.
Yorum Yap